Dünya, İsrail- arasındaki savaşa gözlerini dikti.
Hamas güçlerinin 7 Ekim sabahı başlattığı operasyona, İsrail’in de verdiği karşılıkla kan gövdeyi götürdü.
Orta Doğu adeta bir kan gölüne dönüşürken, iki ülke arasındaki çatışmalar 4’üncü gününde tüm hararetiyle sürüyor.
Bir diğer yandan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun sosyal medyadaki açıklaması gündem oldu.
Suriye krizinden linç başladı
Davutoğlu, hakkındaki yol haritasını paylaşarak önerilerde bulundu.
Ancak o paylaşımın dikkat çeken bir yanı da kullanıcıların linçleri oldu.
Suriye’deki krizle ilgili açıklama tutumu ele alınan Davutoğlu’na, “Suriye tutumundan sonra bu açıklama özgüven patlaması” eleştirileri geldi.
Bir diğer yandan kullanıcılar, Davutoğlu’nun gündem olan “Şam’da cuma namazı kılacağız” ifadelerini de hatırlattı.
İşte Ahmet Davutoğlu’nun Filistin-İsrail savaşındaki yol haritası;
Yaşanmakta olan krize karşı ülkemizin takip etmesi gereken yol haritası
1. Her düzeyde ve her konuda Filistin halkının yanında olduğumuz vurgulanmalıdır.
2. Başta Mescid-i Aksa olmak üzere Kudüs’teki kutsal mekanların dini ve tarihi kimliğine ve Filistin halkının uluslararası hukuktan doğan haklarına saygı duyulmasına kadar İsrail ile her tür normalleşme durdurulmalıdır.
3. İslam İşbirliği Teşkilatı acil toplantıya çağrılarak Filistinli kardeşlerimizin yalnız olmadığı gösterilmeli, Kudüs ve Mescid-i Aksa’nın statüsünün korunması konusunda güçlü ve somut bir eylem planı ortaya konmalıdır.
4. Uluslararası hukuk açısından Kudüs’teki kutsal mekanların hamisi konumundaki Ürdün Kralı Abdullah ile temasa geçilerek alınacak tedbirler konusunda eşgüdüm sağlanmalıdır.
5. İslam İşbirliği Teşkilatı bünyesindeki Kudüs komisyonunun toplanarak ortak bir gözlem heyetini Kudüs’e göndermek üzere Fas Kralı VI. Muhammed ile görüşülmelidir.
6. 1948’de kurulan ve daha sonra atıl hale gelen ve Türkiye, ABD ve Fransa’nın üyesi olduğu Kudüs komitesindeki konumumuzdan hareketle BM Genel Sekreteri Guterres ile derhal görüşülmelidir.
7. BM Güvenlik Konseyi daimi ve geçici üyeleri ile derhal temas kurarak krizin yaygınlaşmasını engellemek üzere harekete geçilmelidir.
8. Başta Suudi Arabistan, Mısır ve İran olmak üzere bölge ülkeleri ile kriz yönetimi ve alternatif çözüm yolları araştırılarak sorunun bölgesel bir niteliğe dönüşmesi engellenmelidir.
9. Çatışmalarda işlenmiş insan hakları ihlallerini takip ve işlenmesi muhtemel insan hakları ihlallerini engellemek üzere BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği harekete geçirilmelidir.
10. Taraflar arasında ateşkes için acilen arabuluculuk girişimleri başlatılmalı ve 2009, 2012 ve 2014 krizlerinde olduğu gibi ateşkes çabalarına öncülük edilmelidir.
11. Taraflar arasındaki esir ve yaralı değişimi için devreye girilmelidir.
12. Krizin yayılma ihtimali yüksek olan Lübnan’a bir heyet gönderilmeli ve bütün taraflarla yakın temas kurulmalıdır.